vitamin etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
vitamin etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

7 Nisan 2025 Pazartesi

Vitamin U nedir?


Vitamin U Nedir?

Vitamin U, aslında bir vitamin olmasa da, mide sağlığını iyileştiren ve sindirim sistemini destekleyen önemli bir bileşiktir. Vitamin U, metilsülfonilmetan (MSM) olarak da bilinen bir organik kükürt bileşiği içerir. Bu madde, özellikle mide ve bağırsak sağlığına faydalı olduğu bilinen ve genellikle lahana gibi sebzelerde bulunan bir bileşiktir.


Vitamin U'nun Faydaları:

  1. Mide Ülseri ve Gastrit Tedavisine Yardımcı Olur: Vitamin U, mide asidinin zararlarını azaltarak mide ülserlerinin iyileşmesine yardımcı olabilir. Ayrıca gastrit gibi mide iltihaplarını hafifletmeye de yardımcı olabilir.

  2. Sindirim Sistemi Sağlığını Destekler: Sindirim sistemi üzerinde yatıştırıcı etkisi vardır. Mide zarını koruyarak, mide asidinin oluşturabileceği tahrişi azaltır.

  3. Anti-inflamatuar Etkiler: Bu bileşik, anti-inflamatuar özelliklere sahip olduğu için sindirim sistemindeki iltihapları azaltabilir.

  4. Detoksifikasyon: Organizmada biriken toksinlerin atılmasına yardımcı olabilir, bu da vücuda genel bir iyileşme hissi sağlar.

Hangi Gıdalarda Bulunur?

Vitamin U, doğal olarak lahana, brüksel lahanası, brokoli gibi sebzelerde bulunur. Özellikle çiğ lahana suyu, Vitamin U içeriği açısından oldukça yüksektir. Ancak, bu bileşik sıcaklıkla bozulabileceğinden, bu gıdaların çiğ veya hafif pişmiş olarak tüketilmesi daha faydalıdır.



Sindirim Sağlığı İçin Mora Terapi

Mora Terapi, vücudun doğal dengesini destekleyerek, sindirim sağlığını iyileştirmeye yardımcı olabilir. Sindirim sistemi, vücudun en önemli fonksiyonlarını gerçekleştiren bir organ grubudur ve doğru çalışması, genel sağlığımızı doğrudan etkiler. Stres, kötü beslenme alışkanlıkları, çevresel faktörler ve çeşitli sağlık sorunları, sindirim sisteminin dengesini bozabilir. Mora Terapi, bu tür sorunların giderilmesine ve sindirim sağlığının iyileştirilmesine yardımcı olabilir.

Mora Terapi’nin Sindirim Sağlığına Faydaları

  1. Sindirim Sisteminin Dengesini Sağlar: Mora Terapi, elektromanyetik dalgalar kullanarak vücudun enerji dengesini düzenler. Bu enerji akışı, sindirim sisteminin düzgün çalışmasına yardımcı olur ve metabolizmanın hızlanmasını sağlar.

  2. Stresi Azaltır: Stres, sindirim sistemi üzerinde olumsuz bir etkiye sahiptir. Özellikle mide ağrıları, hazımsızlık ve bağırsak sorunları stresle tetiklenebilir. Mora Terapi, vücudun stresle başa çıkma mekanizmalarını güçlendirir, rahatlama sağlar ve sindirim sisteminin normal işleyişini destekler.

  3. Bağırsak Sağlığını Destekler: Mora Terapi, bağırsaklardaki mikroflorayı dengelemeye yardımcı olabilir. Bağırsak florasının sağlıklı olması, sindirimin düzgün bir şekilde gerçekleşmesini sağlar. Elektromanyetik dalgalar, bağışıklık sistemini güçlendirir ve bağırsak iltihaplarını azaltır.

  4. Sindirim Enzimlerinin Üretimini Artırır: Sindirim enzimleri, besinlerin vücut tarafından emilmesini sağlar. Mora Terapi, vücudun bu enzimleri üretmesini destekleyebilir, böylece yiyeceklerin daha verimli bir şekilde sindirilmesine yardımcı olur.

  5. Ağrıları ve Rahatsızlıkları Hafifletir: Sindirim problemleri genellikle karın ağrısı, gaz, şişkinlik ve diğer rahatsızlıklarla birlikte gelir. Mora Terapi, bu tür rahatsızlıkları hafifletmeye yardımcı olabilir, çünkü vücudun doğal iyileşme süreçlerini hızlandırır.

  6. Hızlı İyileşme Süreci: Sindirim sistemi ile ilgili çeşitli rahatsızlıklar, zamanla iyileşme sürecini gerektirir. Mora Terapi, bu süreci hızlandırarak daha kısa süre içinde rahatlama ve iyileşme sağlayabilir.

Mora Terapi ile Sindirim Sağlığını Destekleme

Mora Terapi, sindirim sağlığınızı doğal yollarla desteklemek için mükemmel bir seçenektir. Elektromanyetik dalgalarla yapılan bu terapi, vücudun kendi iyileşme potansiyelini uyandırır ve sindirim sisteminin işleyişini optimize eder. Eğer sindirim sorunlarınız varsa, Mora Terapi ile destek alarak daha sağlıklı bir sindirim sistemine kavuşabilirsiniz.

Bu terapi, sindirim problemleri yaşayanlar için bir alternatif olabilir, ancak herhangi bir tedaviye başlamadan önce bir sağlık profesyoneline danışmak her zaman en doğrusudur.


*Bu yazı bilgi vermek amaçlı yazılmıştır. Sağlığınız için en doğru bilgilere ulaşmak için uzman bir hekiminize mutlaka danışmanızı öneriyoruz.


20 Haziran 2021 Pazar

Beslenmenize Özen Gösterin


Sağlıklı beslenmek hepimizin amacı fakat bu kadar bilgi ve öneri içerisinde bunu nasıl yapacağınızı bilmiyorsanız endişelenmeyin. Bazı temel noktalar bu amacınıza ulaşmak için size yol gösterecek. 

Öncelikle proteinler kas metabolizmasında görevli olduğu gibi aynı zamanda uzun süreli tokluk ve doygunluk hissinin sağlanmasında oldukça etkili. Bu yüzden öğünlerde dengeli miktarlarda protein almaya özen göstermelisiniz. Proteinler, yağlar ve karbonhidratlar vücutta farklı reaksiyonlar için gerekli olan temel makro besin ögeleri olarak görev yapıyorlar. Bu yüzden sağlıklı beslenme için her gün belirli miktarda, üçünden de dengeli bir şekilde almak gerekiyor. Düşük karbonhidratlı, düşük yağlı veya yüksek yağlı çeşitli popüler diyetler olsa da aslında hepsi belli başlı bazı besin ögelerinden yetersiz oranda alınmasına neden olarak sağlığı olumsuz etkileyebiliyor. 

Günümüzdeki hızlı tüketim kültürü, birçok yapay yani kimyasallarla bezenmiş gıdayı da ortaya çıkardı. Bu gıdalar sadece kilo aldırmakla kalmıyor. Sağlığa da pek çok zararı bulunuyor. Bu nedenle yapaydan uzak organiğe yakın olun ki sağlıklı yaşamın kapıları sizin için aralansın.  İnsanın yaşamı için 50’ ye yakın besin öğesine gereksinimi vardır. İnsanın, sağlıklı büyüme ve gelişmesi, sağlıklı ve üretken olarak uzun süre yaşaması için bu öğelerin her birinden günlük ne kadar alınması gerektiği belirlenmiştir. Bu öğelerin herhangi biri alınmadığında, gereğinden az ya da çok alındığında büyüme ve gelişme engellenir, sağlık bozulur. Gereğinden fazla besin tüketilirse, çok alınan bazı öğeler vücutta yağ olarak depolandığından sağlık için zararlı olur. İnsan sağlığını ciddi şekilde bozabilen beslenme bozuklukları ve obesite;  horlama, uyku apnesi, yüksek kolesterol, yüksek tansiyon, diyabet gibi pek çok hastalığın ana nedenleri arasındadır. Sağlıklı kilo kontrolünün ve buna uygun beslenme programlarının uygulanabilmesi için, yaşam tarzı, beslenme alışkanlığı ve vücut yapısı farklılıklarının değerlendirilmesi çok önemlidir. Kötü beslenme aslında pek çok kronik ve ciddi hastalığın bir numaralı nedeni. Sürekli konuşuyoruz, abur cubur yemeyin, sağlıklı beslenin diye.  

Peki insanlar aslında ne yemeli? Nasıl beslenmeli? Bu konuda dikkat edebileceğiniz birkaç önemli küçük değişiklik hayatınızın ilerleyen yıllarında hastalıklara yakalanma riskinizi çok ama çok düşürecektir. Kesinlikle daha az işlenmiş ve daha doğal gıdalara yönelmeliyiz. Rafine un, şeker, tuz  vb rafine ürünlerden mutlaka ve mutlaka olabildiğince uzak kalmalıyız. Daha az işlenmiş gıda ve daha çok sebze ve meyve. Özellikle lif oranı yüksek sebze ve meyveler kimi toksik atıkların da vücudumuzdan atılımını kolaylaştırıyor. Önemli olan mucize gıdaları bulmak değil, önemli olan meyve sebze tüketimi, baklagiller, doğal kavrulmamış kuruyemişler, ve tahıl ürünü tüketilecekse de lif bakımınca zengin tam tahıllı ürünler. Gıdalarınızın olabildiğince doğal, taze olmalarına özellikle özen gösterin.

Çocukluk ve ergenlik çağında doğru beslenme alışkanlıklarının kazanılması gerekir. Yetişkinlerde karşılaştığımız birçok beslenme bozukluğunun temelleri çocukluk çağında atılmaktadır.

Büyüme ve gelişme çağındaki yanlış beslenme sistemleri ileride dönüşü olmayan, kalıcı hasarlara neden olabilir. Ergenlik dönemi, çocukların fiziksel özelliklerini en çok önemsedikleri dönemlerden biridir. Bu yaşlarda eğer doğru yönlendirilmezlerse sıklıkla da  vucut geliştirme ve güzellik adına çok yanlış beslenme ve  vitamin vs. alışkanlıklarına kapılabilirler.

Sağlıklı beslendiğiniz, uzun ömürlü, sağlıklı mutlu günler dileriz.

6 Kasım 2019 Çarşamba

BEYİN SAĞLIĞINIZ İÇİN ÖNEMLİ VİTAMİN, MİNERAL VE NUTRASÖTİKLER NELERDİR?



Çeşitli yerlerde okumuş veya duymuşsunuzdur, ekstra vitamin ve takviyeler alarak beyninizi Alzheimer, demans gibi hastalıklardan koruyabilir veya hafızanızın çok daha güçlü olmasını sağlayabilirsiniz diye…

Peki gerçekten bu bilgiler doğru mu? Gerçekten “beyin vitamini” diye bir şey var mı? Vitaminlerin beyin sağlığı üzerindeki etkileri uzun süredir tartışılan konuların başında gelmektedir.

Vitaminler gerçekten beyin sağlığını olumlu yönde etkileyebilirler mi?

Gerçekte, beyniniz her zaman yeni bağlantılar yaratır ve kırılmış bağlantıları da sürekli onarır. Ve vitamin, mineral veya başka gıda takviyeleri bu prosesi destekleyebilirler. Ancak ne yazık ki çoğu insan doğru anahtar nitelikteki vitamin veya minerali yeterli şekilde alamıyor.

Sonuçta vitamin ve mineraller sizi daha akıllı yapmasalar da beyninizin sağlıklı bir şekilde çalışmasına yaptıkları katkı şüphe götürmez.




                         




Peki beyin sağlığı için en iyi vitamin ve mineraller nelerdir?

Tüm gıda takviyeleri sağlığımızı olumlu yönde etkilemekle birlikte özellikle bazıları beyin sağlığımız için çok önemlilerdir. Eğer sağlıklı olarak besleniyorsanız da pek çoğunu da zaten alıyorsunuzdur. Ancak ne yazık ki hala günümüzde sağlıklı beslenme alışkanlıkları istenilen düzeyde değil. Beyin için en önemli vitamin ve mineraller nelerdir gözden geçirelim;

B VİTAMİNLERİ: B vitaminleri Seratonin, dopamin ve GABA gibi anahtar nöro-transmitterlerin üretimine yardım ederler. Nöro-transmitterler beyinden vücudunuza gönderilen mesajların taşıyıcılarıdır. Hemen hemen tüm B vitaminleri beyin sağlığı için önemli olmakla birlikte özellikle B-12 ve B-9 vitaminlerinin önemi tartışılmazdır.

ANTİOKSİDAN VİTAMİNLER: Beyninizin işlevini gerçekleştirebilmesi için büyük bir enerjiye ihtiyacı vardır. İşlevleri sırasında oksidatif strese neden olan hastalıklara eğilim gösterir. Eğer vücudunuzda serbest radikal fazlalığı varsa, bu hücreleri etkileyerek oksidatif strese neden olur. Bu serbest radikaller, doğal olarak zaten üretilirler ancak fazlaca toksine veya strese maruz kaldığımızda üretimleri çok artar.
İşte tam bu yüzden C Vitamini, E Vitamini ve D Vitamini çok önemlidir. Çünkü antioksidan özellikleriyle serbest radikallerin beyninizde yaptığı hasara karşıt bir etki yaratırlar.

MİNERALLER: Besinsel mineraller, vücudunuzun fonksiyon göstermesi için gerekli olan kimyasal elementlerdir. Demir ve Lityum beyin sağlığımız için vazgeçilmez olanlar arasındadır. Demir, merkezi sinir sistemini, beyin de dahil olmak üzere regüle eder. Vücudunuz metabolik prosesler için demiri kullanır. Eksikliği düşüncede bulanıklığa ve hatta psikiyatrik semptomlara bile neden olabilir. Lityum ise “beyin canlandırıcı” olarak da bilinen çok önemli bir eser elementtir. Beyindeki gri madde oranını arttırır. Hatta egzersiz yapmak dışında, yeni beyin hücreleri oluşumunu arttırdığı bilinen tek element lityum oratat’tır.

NUTRASÖTİKLER: Bunlar ne vitamin, ne de minerallerdir. Nutrasötik terapötik etkileri nedeniyle kullanılan komponentlere verilen isimdir. Ve bunların da en önemlileri hepinizin bildiği Omega-3 Yağ Asitleri ve Probiyotklerdir. Omega-3 yağ asitleri nöronların ve hücre membranının yapı taşlarıdır. 3 Tip Omega-3 yağ asidi vardır; alfa-linolenik asit (ALA), eicosapentaenoik asit (EPA) ve docosaheksaneoik asit (DHA). EPA ve DHA vücut tarafından üretilir. Ancak ALA’yı gıdalardan veya gıda takviyelerinden karşılamak zorundayız. Diyetinize mutlaka omega-3 yağ asitlerini içeren gıdalar eklemeyi ihmal etmeyin. Probiyotiklerin de aynı şekilde beyin sağlığında direkt bir etkisi vardır. Bağırsak beyin bağlantısı son yıllarda sık duyduğumuz ve doğruluğu şüphe götürmez şekilde kanıtlanmış bir olgudur. Bağırsaklarınız serotoninin %90’ını üretiyor. Eğer mutlu ve sağlıklı bir zihin istiyorsanız düzgün bağırsak florasına ihtiyacınız var. Fermente gıdalar genel olarak iyi birer probiyotik kaynaklarıdır. Yeterli olmadığı taktirde takviye almaktan kaçınmayın.

Çok kısa olarak da beyin sağlığınızı canlandırmak için neler yapabilirsiniz onlardan bahsetmek istiyorum. Öncelikle kalbinize iyi gelen her şey beyninize de iyi gelir. Dolayısıyla sağlıklı yaşam alışkanlıkları edinmek önemli. Özellikle glütenden arınmış, sebze ve protein ağırlıklı, sağlıklı yağlar içeren bir beslenme programınız olsun. Kesinlikle fazla şeker tüketimi yapmayın. Yaşamsal rutininize mutlaka bir veya daha fazla çeşitte egzersiz ekleyin. Unutmayın fiziksel egzersiz yapmak yeni beyin hücrelerinin oluşmasını sağlıyor. Yeni bir hobi veya dil öğrenmek, düzenli kitap okumak, puzzle yapmak gibi aktiviteler beyin sağlığı için mükemmel. Ve son olarak da uzun süreli strese maruz kalmaktan sakının.

Mutlu, sağlıklı uzun bir ömür dileriz.