mora ile arının etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
mora ile arının etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

9 Mayıs 2021 Pazar

Önemli olan kiloyu sağlıklı bir şekilde vermektir!



Fazla kiloya sahip olmak birçok kişiyi sadece görüntü olarak rahatsız etmektedir. Ancak asıl problem fazla kiloların sağlığımızı tehdit etmesidir. Eğer sağlıklı ve dengeli beslenmeyi bir yaşam tarzı haline getirirseniz hem sağlıklı bir şekilde kilo verirsiniz hem de sağlıklı bir bedene kavuşabilirsiniz. Hızlı kilo vermek adına yaptığınız veya yapacağınız diyetler ile sağlığınızı bozabilirsiniz. Üstelik bu şekilde yapılan diyetler hızlı sonuç veriyormuş gibi gözükse de kalıcı olmayacaktır. Önemli olan fazla kilonuzu sağlıklı bir şekilde vermek ve sağlıklı bir bedene sahip olmaktır.


Sağlığımızı ve kilomuzu en çok etkileyen faktörlerden birisi, hareketsizliktir. Teknolojinin gelişmesi ile birlikte artan hareketsiz yaşam ve yanlış beslenme alışkanlıkları günümüzün en önemli sağlık sorunlarından biri olan fazla kiloya ve obeziteye yol açmaktadır. Bunun dışında  araştırmalar yavaş ve bilinçli yemek yemenin kilo sorunlarını çözmekte kişilerin duygusal ve fiziksel açıkları arasındaki farkı ayırt etmede etkili olduğunu göstermektedir.
Peki sağlıklı bir şekilde kilo vermek ve istediğiniz görünüşte bir bedene ve sağlığa kavuşmak için neler yapmamız gerektiğini biliyor musunuz? 


İlk olarak bol bol su içmelisiniz. Su içmenin hem metabolizma açısından hem de kilo kontrolü açısından önemi büyüktür. Bir de vücudunuzun susuzlukla açlık hissini karıştırması mümkün. Ana ve ara öğünleriniz dışında canınız abur cubur tarzı şeyler tüketmek istediğinde bir bardak su için. Bilimsel araştırmalara göre yemek yemeden önce bir iki bardak su içmek tokluk hissini arttırmaktadır. Susuz kalmak metabolizma hızınızı da yavaşlatmaktadır. Ancak yemek esnasında veya yemekten sonra su tüketmemeye çalışın, çünkü sindirimi zorlaştırmaktadır. 

Metabolizma hızınıza ve kilonuza göre değişkenlik göstersede günde en az sekiz bardak su içmelisiniz. Bir diğer sağlıklı kilo vermede yardımcı yöntemde doğal besinler tüketmektir. Maalesef ki paketli gıdalar genel olarak trans yağ, şeker, glikoz şurubu gibi sağlıksız ve kilo aldıran yiyeceklerdir. Paketli hazır gıdalar tüketmek yerine mevsimine göre sebze ve meyve tüketmelisiniz. Kilo vermek isteyen insanları korkutan yanlış bilenen bir konuda karbonhidrat tüketilmesinin tamamen zararlı olarak görülmesi. Karbonhidrat tüketirken dikkat etmeniz gereken husus doğada bulundukları halde tüketmektir. Yani işlenmiş beyaz un yemek yerine tam buğday unu yiyebilirsiniz. İşlenmiş unla yapılan, börek, simit, poğaça gibi sağlık açısından zararları ürünleri büyük ölçüde hayatınızdan çıkarmalısınız. Çünkü basit karbonhidratların şekerden farkı yoktur. Hızlı bir şekilde sindirilip kana karışırlar, birçok işlem gördükleri için besin değerlerini kaybederler ve kan şekeri hızınızı yükseltirler. Böyle gıdaların yerine tam tahıllı ürünler, sebze ve baklagiller gibi sağlıklı karbonhidratlar tüketebilirsiniz. 

Meyve ve sebzeler kan şekerini dengeler, vitamin ve antioksidan açısından zengindirler. Diyet yapılırken bir diğer yanlışta yağları tamamen hayatımızdan çıkarmaya çalışmaktır. Sağlıklı yağların tüketimi hem faydalıdır hem de normal vücut fonksiyonlarını devam ettirmek için gereklidir. Avokado, balık, badem, chia tohumu gibi omega3 sağlayan sağlıklı besinler tercih edebilirsiniz. Yemeklerinizde de zeytinyağı ve hindistancevizi yağı kullanırsanız sağlıklı bir şekilde kilo verebilir ve var olan formunuzu koruyabilirsiniz. Kızartma tarzı yiyeceklerden uzak durmalısınız. 


Kahvaltı da günün en önemli öğünüdür. Sağlıklı bir kahvaltı metabolizmanızı güne hazırlar. Kahvaltıyı atladığınız takdirde gün içinde enerjiniz düşer ve açlık hissiniz artar. Bu yüzden daha fazla yemek yeme isteği yaşarsınız. Özellikle protein ağırlıklı yapılan kahvaltılar tokluk sürenizi uzatır.
Sağlıklı kilo vermenin en önemli unsurlarından biride, egzersiz yapmaktır. Egzersiz ile ilgili yapılan araştırmalar hem vücudunuza hem ruhunuza büyük faydalarını ortaya koyuyor: Kilo kaybı, düşük nabız ve tansiyon, vücutta incelme, motivasyon sağlaması bunlardan birkaçı. 

Spor yapmak için illa ki spor salonlarına gitmenize gerek yok. Evde düşük tempolu egzersiz yapabilir veya en az yarım saat yürüyüşe çıkabilirsiniz. 


BİOREZONANS İLE SAĞLIKLI KİLO VEREBİLİRSİNİZ!




Her insan bedeninde bulunan doku, hücre ve organların doğal olarak yaydığı bir frekans vardır ve herkesin frekansı kendine özgüdür.

Bu frekansların ölçülmesinde ve algılanmasında özel olarak geliştirilmiş olan biorezonans cihazı kullanılır. İşte bu bizorezanans cihazı ve tedavisiyle de sağlıklı bir şekilde kilo vermemiz mümkün.

Biorezonans doğal bir tedavidir ve metabolizmanızı hızlandırmaya yöneliktir. Ayrıca uygulanan diyeti kolaylıkla yapmanızı sağlayacak şekilde iştahınızı keser.

Tedavinin süresi ve hedeflenen kilo, kişinin bünyesine göre değişkenlik göstermektedir. Unutmayın ki önemli olan dengeli beslenerek sağlıklı bir şekilde kilo vermektir. Sağlığınız her şeyden önemlidir. Hızla verilmeye çalışılan kilo kişide bazı sağlık sorunlarını meydana getirebilir ve bunun yanında kalıcı bir etkisi olmayabilir.

Mora Terapi biorezonans seanslarından sonra doğru beslenme ve sporla sağlıklı şekilde kilo vermeniz ve ideal kilonuza ulaşmanız mümkün.



Unutmayın önemli olan sağlıklı bir şekilde kilo vermektir. Sağlığınız en değerli hazinenizdir. Sağlıklı Günler.

15 Eylül 2018 Cumartesi

VÜCUDUNUZDA BİRİKEN AĞIR METALLERİNİZDEN ARININ

Ağır metallere günlük yaşantımızda farkına varmadan birçok yolla maruz kalabiliyoruz. İçtiğimiz sular, yemek pişirdiğimiz tavalar, kirli hava, zirai ilaçlar, böcek ilaçları, mazot, tütün, gıda katkı maddeleri, aşılar, midye gibi deniz mahsulleri vücudumuza ağır metal almamıza sebep olan etkenlerden bazılarıdır. Tahmin edildiği üzere bunlardan tamamen korunmamız mümkün olmayabilir. Ancak vücutta biriken ağır metalleri azaltabilmek mümkündür.

Ağır metaller sinsice vücutta birikerek, vücutta çeşitli rahatsızlıklara sebep olabilmektedir. Halsizlik, bağışıklık sistemi hastalıkları, alerjiler hatta kansere kadar birçok ciddi sağlık problemine neden olabildikleri düşünülmektedir. Ancak hastalıkların sebepleri araştırılırken çoğu zaman maalesef göz ardı edilebilirler.


Örnek vermeye cıvadan başlayalım. Çoğumuzun dişlerinde amalgam diş dolgusu vardır. Amalgamın içeriğinde cıva, gümüş ve diğer bazı metaller bulunur. Birçok kişide cıva birikiminde önemli bir faktör dişlerdeki bu dolgulardır. Tabi ki de çevresel kirlilik arttıkça daha da fazla cıvaya maruz kalıyoruz ve bu durum sağlığımız için ciddi bir risk oluşturuyor. Tıpta ilerleme kat edildikçe vücuttaki cıva birikiminin birbirinden bağımsızmış gibi duran birçok kronik hastalığın asıl sebebi olabileceği düşüncesi yaygınlaşmaktadır. Cıva vücudumuzda yağ dokusunda birikir ve yağ dokusunun ise sinir sistemi, beyin, böbrekler, akciğerler, salgı bezleri ve diğer birçok önemli organ ile iç içe olduğunu unutmamak gerekir.


Vücutta yerleşen bir diğer önemli ağır metal kurşundur. Cıva gibi yağ dokusunda birikerek birçok farklı organ sistemi üzerinde problemler yaratabilir. Duygu durumda bozulmalar, hatırlama güçlükleri, depresyon eğilimi, psikiyatrik problemler ve kronik yorgunluk hali, genel halsizlikler de duruma göre az ya da çok kurşun birikimiyle de ilişkilidir. Kurşun soluduğumuz egzoz dumanından, içtiğimiz sudan, yediğimiz sebzelerden ve diğer besinlerden vücudumuza girebilmektedir.




Kadmiyum, pillerin içerisinde bulunan, otomotiv ve diğer sanayilerde kullanılan, çevresel kirlilik sonucu vücudumuzda biriken bir ağır metaldir. Sigaranın içinde de kadmiyum bulunur. Diğer ağır metallere benzer şekilde çinko ve selenyum gibi iyi metallerin emilimini azaltmaktadır. Çinkonun bağışıklık sistemimiz için çok önemli olduğunu, selenyumun ise bizi kanser gibi hastalıklardan koruduğunu bilmemiz önemlidir.


Arsenik, toprakta ve yeraltı sularında bulunur. Böcek ilaçlarının üretiminde, içme sularında ve endüstriyel tarımda kullanılır. Yüksek dozda maruz kalındığında kansere ve deri hastalıklarına sebep olabilmektedir, bu nedenle çok tehlikeli bir ağır metal çeşididir.


Ağır metallerin birikimi sonucunda vücutta ne gibi sorunlar meydana gelebilir onlardan biraz bahsedelim. Depresyon eğiliminiz varsa ve sürekli kendinizi halsiz hissediyorsanız sebebi ağır metal zehirlenmesi olabilir. Genellikle bu gibi durumlarda söylenen şeyler bellidir. Psikolojiktir, havalardandır gibi söylemleri sık sık işitirsiniz. Ancak altında yatan sebep bambaşka olabilir.

Özellikle alüminyum, cıva ve kurşun gibi ağır metaller, hücresel metabolizma için gerekli olan enzim ve proteinleri etkileyerek beyinde dejenerasyona yol açmaktadır. Bunun sonucunda da psikiyatrik bozukluklar baş göstermeye başlayabilmektedir. Aynı zamanda vücutta biriken ağır metaller hücrelerin enerji üretiminden sorumlu olan mitokondrilerin fonksiyonlarını olumsuz etkilemektedir. Bu da günlük yaşantımıza halsizlik ve enerjik uyanamama gibi sorunlar şeklinde yansımaktadır. Ağır metal zehirlenmesinin halsizliğe neden olduğunu ve bağışıklık sistemini olumsuz etkilediğini gösteren birçok klinik çalışma da söz konusudur. Vücutta fazla miktarda kurşun birikmesi, kan yapımı için gerekli bir mineral olan demirin emilimini azaltarak kansızlığa neden olabilir. Kadmiyum zehirlenmesinin en önemli belirtilerinden biri kemik erimesidir. Özellikle sigara kullanımında hava yoluyla yüksek miktarda kadmiyum almış olursunuz. Bunama, Alzheimer ya da Parkinson gibi hastalıklarda, otoimmün hastalıkların varlığında, böbrek hastalıklarında hatta çocuklardaki büyüme geriliği ve otizmde sebebin ağır metal zehirlenmesi olup olamadığı mutlaka test edilmelidir.


Günlük hayatta size basit gibi gözüken problemlerden, ciddi sağlık sorunlarına kadar birçok şeyin sorumlusu ağır metaller olabilir. Vücudu ağır metallerden arındırmada kullanılan birkaç yöntem bulunmaktadır. Sarımsak, kişniş, Brezilya kestanesi, klorella gibi ağır metal detoksuna yardımcı olabilecek besinlerden oluşan beslenme planı, şelasyon terapisi ağır metalleri vücuttan uzaklaştırma yöntemlerinden bazılarıdır. Mora Terapi yönteminde ise yapılan elektro akupunktur testi ile vücudunuzda birikmiş ağır metaller tespit edilebilmekte ve ağır metal detoksu terapilerimizle birlikte yapılan şelasyon terapisi ile ağır metaller vücuttan uzaklaştırılabilmektedir.