alerjiden kurtulmak etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
alerjiden kurtulmak etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

27 Ekim 2018 Cumartesi

ÇOCUKLARDA MORA TERAPİNİN KULLANIMI


Mora terapi; temelde akupunktur, homeopati gibi köklü tıp bilgilerinin günümüz tıp bilgileri ve teknolojideki gelişmelerle harmanlanması ile geliştirilmiştir ve bilinen hiçbir yan etkisi olmayan bütünsel tıp metodudur.

Hastalık belirtileri aslında, hastalıkla mücadele sırasında vücutta meydana gelen değişimlerdir. Eğer grip olduysanız; klasik tıp öksürüğü kesmeye, ateşi düşürmeye yönelir. Bütünsel tıp ise, belirtilere sonuç değil neden olarak yaklaşır ve sağlık sorununun nedenini ortadan kaldırmaya yönelir. Bütünsel tıp yöntemlerinden biri olan Mora Terapi de, sağlık sorunu yaşayan kişilerde genç, yaşlı, çocuk farkı gözetmeden depresyondan alerjiye kadar geniş bir yelpazede çalışmaktadır.


Mora Terapinin Allerjik Çocuklarda Kullanımı


Alerjik çocukların her türlü solunum yolu enfeksiyonlarına karşı, alerjisi olmayan çocuklara göre daha hassas olduğunu bilinmektedir. Aynı zamanda ileriki dönemlerde kronik hastalıklara ve kalp hastalıklarının da görülme olasılığı daha fazladır.

Alerjik çocukların daha kolay gribe yakalanabildiği, gribin mevcut alerjileri tetiklediği, hastanın hem grip hem de alerji ile mücadele etmesinin savunma sistemini zayıflattığı bilinmektedir. Savunma sistemi zayıflamış ve alerjisi de tetiklenmiş çocuğun hastalığının daha ağır iyileştiğine ve daha fazla ilaç kullanımına sebep olabileceğini de savunan araştırmalar mevcuttur.

Mora terapi yöntemi ile yapılan alerji testi ve terapi yönteminin, özellikle başka kronik hastalıkları olmayan çocuklar ve genç yetişkinlerde tek başına iyi işlediği, Mora Terapi doktorlarından, Dr. Eckart Herrmann tarafından belirtilmektedir. Mora Terapi ile yapılan alerji tedavileri üzerine yapılan çalışmalarda, özellikle çocuk veya genç, astımlı ya da alerjik hastalarda, 5-7 seanslık standart alerji tedavisi %75- 80’in üzerinde olumlu sonuçlar verdiği sonucuna varılabilmektedir. Mora Terapi yöntemi ile yapılan alerji tedavi sonrasında, hastanın semptomları ya tamamen ortadan kalkmakta ya da antialerjikantiastmatik ilaç gereksinimi belirgin oranda azaldığı gözlemlenmektedir. 

Mora Terapinin Kilolu Ve Obez Çocuklarda Kullanımı


Fazla kilo ve obezite yetişkinler için olduğu kadar çocuklar için de giderek büyüyen bir sorundur. Bu sorunun kökeninde genetik yatkınlık olabilmektedir ancak ana nedenler; hormonal dengesizlik, yaşam tarzı, beslenme alışkanlıkları, düşük fiziksel etkinlik düzeyidir. Özellikle kentsel kesimdeki her dört çocuktan birinin fazla kilolu ve gelecekte sağlık sorunları yaşama riski altında olduğu unutulmamalıdır. Oluşabilecek sorunları önceden tespit etmek ve önleyici tedbirler almak için çocukluk yıllarında kilo artış hızına özen göstermek gerekmektedir. Bu yaşlarda alınan kilolar çocukların sadece metabolizmalarını değil psikolojilerini de etkilemektedir.

ABD Yale Üniversitesi’nin yaptığı bir araştırma özellikle 14-18 yaşları arasında ergenlik dönemindeki kilolu gençler arkadaşları, öğretmenleri, hatta aileleri tarafından ayrımcılığa uğradıklarını ya da kışkırtıldıklarını göstermektedir. Zaman içinde çevresinin kendisi hakkında iyi düşünmediği, başarısız, tembel ve beceriksiz biri olarak görüldüğünü düşünen çocuklar yalnız kalmayı ya da sınırlı arkadaşlıkları tercih etmektedirler. Bu çocuklarda okul başarısının da düştüğü gözlemlenmektedir. Fazla kilolu ya da şişman çocuk olmak, yeni yetişen bu bireylerin özgüven eksikliğine, mutluluklarını yitirmelerine neden olabilmektedir.

Gelişme çağındaki çocuk ve ergenlerde kilo almaların önemli sebeplerden biri de gelişim sonucu hormon dengesizliğidir. Bu dengesizlik çocukta ve ergende hem kilo alma gibi fizyolojik hem de öfke ve anksiyete gibi birçok psikolojik sorunlar da ortaya çıkabilmektedir. Mora terapi gelişim çağındaki çocukların hormonal ve fiziksel dengesizliklerini düzelterek hiçbir ilaç kullanımına gitmeden tedavi edebilmektedir. Özellikle çocuk ve ergenlerin kilo problemlerinin çözümünde yan etkisiz olması, etkinliği ve hızlı sonuç vermesiyle Mora Terapi doktorlar tarafından da tavsiye edilmektedir.

Mora Bach Çiçekleri ve Mora Color’ ın Çocuklarda Kullanımı


Mora Terapi cihazları homeopatik ilaç frekanslarını kullanabilen cihazlardır. Bach çiçekleri terapisi ve renk terapileri de bu şekilde uygulanan terapilerin başında gelmektedir. Çocukluk, ergenlik, yaşlılık dönemi de olmak üzere her yaş grubunda kullanılabilmektedir.

Ünlü tıp doktoru İngiliz Dr. Edward Bach’in çiçeklerin iyileştirici özellikleri üzerine yaptığı çalışmalar sonucu geliştirilen Bach Çiçekleri Terapisi’nin çocukların duygu durumlarının düzeltilmesinde oldukça etkilidir. Elektronik frekans bilgisinin kullanılmasıyla doğal ve yan etkisiz olarak gerçekleşen terapi sonrası çocuklardaki korkuların ortadan kalktığı gözlemlenmektedir. Çocuğun enerji alanındaki korkuya, sinirliliğe ya da agresif olmaya yol açan duygu tıkanıklıklarını açan Mora Terapi Bach Çiçekleri Terapisi, söz konusu durumlara yol açan frekansları temizleyebilmektedir. Bach Çiçekleri terapilerinde olduğu gibi renk terapileri de çocuklarda, enerji durumunun dengelenmesini sağlayarak kayda değer sakin ve mutlu bir hal sağlamaktadır. 



4 Haziran 2018 Pazartesi

DİRENÇLİ KİLOLARINIZIN SEBEBİ GIDA DUYARLILIĞI OLABİLİR Mİ?


‘Yediklerime dikkat ediyorum, spor yapıyorum ancak bir türlü kilo veremiyorum’ diyenlerin dikkatine! Kilo verememenin sebepleri, hormonel veya metabolik rahatsızlıklar olabilir. Ancak bu sebeplerin arasında daha sinsi ilerleyen bir sebep daha var. Gelin birlikte inceleyelim…


Bağırsaklar sadece besinleri sindirimi ve emiliminde görevli değildir. Aynı zamanda en önemli özelliklerinden biri de vücudun korunmasında görevli bağışıklık sistemi hücrelerinin %70-80 inine sahip olmasıdır. Bağırsaklarımız, besinlerin sindirimi sonucunda oluşan yararlı bileşenleri vücuda geri emerken, zararlı bileşenleri vücuttan uzaklaştırmaktadır. Ancak günümüzdeki stresli yaşam şartları, bilinçsiz ilaç kullanımı, gıda katkı maddeleri veya maruz kalınan ağır metaller, toksin maddelerin sonucunda bağırsaklarımız olduğundan daha geçirgen hale gelmektedir. Tam olarak parçalanamadan kana geçen gıdalar, bağışıklık sistemimiz tarafından tanınamazlar ve yabancı bir maddeymiş gibi saldırıya uğrarlar. Bunun sonucunda da vücutta iltihaplanmalar ve çeşitli belirtiler görülmeye başlar.

Duyarlılık oluşan gıdalara karşı oluşan belirtiler ve şiddetleri kişiden kişiye değişmektedir. Gözlemlenebilecek belirtilerden bazıları: kabızlık, gaz, hazımsızlık gibi sindirim sistemi şikayetleri, deri döküntüleri, egzama, halsizlik, baş ağrısı, migren, kronik yorgunluk ve romatizmal şikayetlerdir.

Yapılan araştırmalarda, vücutta oluşabilecek iltihaplanmaların insülin direnci de oluşturabileceği düşünülmektedir. Oluşan insülin direnci ise kilo vermeyi zorlaştıran hatta obeziteye sebebiyet verebilen önemli bir faktördür. Obeziteyle birlikte biriken yağ dokusu stres hormanlarının artmasına sebep olur ve bunun sonucunda iltihaplanma artar. Kısır döngüyü bozabilmek için kişinin mutlaka gıda duyarlılıkları ve gıda alerjisi olup olmadığı sorgulanmalıdır.

Vücuttaki iltihabi durumun depresyonla ilişki mekanizması henüz net değil ancak, son yıllarda bu konuyla ilgili yapılan bazı çalışmalarda, gıda duyarlılıklarına bağlı bağırsaklarda meydana gelebilecek iltihaplanmaların, yaklaşık %95’i ince bağırsaklardan salgılanan seratonin hormonunun salgılanmasını olumsuz etkileyebileceği tartışılmaktadır. Seratonin hormonu eksikliği ise duygu durum bozukluklarına sebebiyet verebilmektedir. Duygu durum bozukluğu da yanlış beslenme alışkanlığının oluşmasında büyük bir etkendir.

Verdiğimiz tüm örneklerde olduğu gibi, çözüm sağlıklı beslenme alışkanlığının oluşturulması, vücutta beklenmedik belirtilere sebep olan besin bileşenlerinin diyetten uzaklaştırılmasıdır. Bizim de Mora Terapi yöntemiyle yaptığımız alerji terapilerin temeli, alerjen madde frekanslarının vücuttan silinmesidir. Bu şekilde izlem süreci boyunca vücuttan uzaklaştırılan ve aynı zamanda vücuttaki izleri silinen alerjenler, tedavinin sonunda eser miktarda alındığı veya gözden kaçıp tüketildikleri zaman eskisi gibi vücutta belirti yaratmamaya başlar. Aynı zamanda tedavide kullandığımız renk terapileri duygu durum bozuklukları için birebirdir.

30 Temmuz 2015 Perşembe

Mora Cihazlarıyla Yapılan Terapi Nasıl Bir Etki Yaratır?



Mora cihazlarıyla yapılan terapide genellikle üç çeşit uygulama söz konusudur. Bu üç uygulama ayrı ayrı kullanılabildiği gibi, genellikle terapilerin tamamına yakınında birlikte, kombine olarak kullanılır. Uygulamalardan ilki; zararlı, toksik veya alerjen madde frekanslarının vücuttan silinmesidir. Uygulamaların ikincisi vücuttan yayılan frekans bilgisinin sağlıklı ve sağlıksız olarak filtrelenmesi ve tanımlanmasıdır. Bu uygulamada sağlıksız frekans bilgisi vücuttan silinir ve sağlıklı frekans bilgisi ise vücutta desteklenir ve yükseltilir.Yapılan üçüncü uygulama ise, vücut ve kişi için gerekli olan sağlıklı frekans bilgisinin güçlendirilmesidir. Bu, genellikle Mora cihazlarıyla yapılan Renk Terapisi, Bach Çiçekleri Terapisi veya S. Tuning Terapisi ile kişinin vücuduna sağlıklı olduğu kesin olarak kanıtlanmış frekans bilgilerinin diğer uygulamalarla birlikte veya ayrı olarak kişiye verilmesi şeklinde olur.