çocuklarda kilo etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
çocuklarda kilo etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

18 Eylül 2020 Cuma

Küçük Yaşta Kilo Problemi Yaşayan Çocuklarımız İçin Ebeveynler Ne Yapmalı?

"Etrafınıza dikkatle baktığınızda obezitenin çocuk ve gençler için de önemli sağlık sorunlarından biri, belki de en önemlisi ve en tehlikelisi haline geldiğini siz de göreceksiniz. Fazla kilolu ve şişman çocukların sayısı arttıkça sağlığı bozulan çocuklarımızın da sayısı artıyor. Sorun büyükler kadar onların da kalbini, damarlarını, dizlerini, bağışıklık sistemlerini, psikolojilerini etkiliyor. Kilosu artan çocuklarımızın fiziksel aktiviteleri azalıyor, arkadaş ilişkileri zayıflıyor, okul başarısı düşebiliyor. Daha da önemlisi güven kaybı ve benzeri ruhsal sorunlar başlıyor."

Çocuklar metabolik düzenleri, ailelerin onlar için daha iyi yaşam standartları ve beslenme imkanı sunması sebebiyle aşırı kilo konusunda erişkinlere göre daha şanslı konumdalar. Bu durum onları obezite salgınından birkaç on yıl korumasına rağmen artık mevcut özellikler hiçbir işe yaramıyor.

2010 yılında yapılan Türkiye merkezli araştırmada, 0-5 yaş arası çocuklarda fazla kilolu ve şişman olanların sıklığı %26.4,6-18 yaş arası çocuklarda ise fazla kilolu ve şişman olanların sıklığı %22.5 olarak bulunmuştur. Oranlara göz attığınızda olayın ne kadar ciddi olduğunu görüyorsunuz. Neredeyse Türkiye üzerindeki çocukların dörtte biri kilolu veya aşırı kilolu. Çocukluk çağında aşırı kilolu veya obez olan çocukların erişkin dönemde obez oldukları ve bu kişilerin genç yaşta diyabet ve kardiyovasküler olaylar geliştirdikleri bilinmektedir. Ayrıca erişkin yaşta osteoartrit gibi kas-iskelet sistemi hastalıkları ile meme, endometrium ve kolon kanseri geliştirme risklerinin yüksek olduğu görülmüştür. Ebeveynlerin beslenme alışkanlıklarının yağ ve şekerden zengin yiyeceklere kayması çocukların yeme alışkanlıklarını bu şekilde geliştirmelerine neden oluyor. Bu tür beslenme alışkanlıkları, vitamin, mineral ve diğer gerekli elemanların beslenme ile alınamamasına yol açıyor.

Obez çocuk mutlaka doktor kontrolü altında olmalıdır. Başlangıçta beslenme öyküsü aile öyküsü, sistem muayeneleri, fizik aktivite öyküsü, büyüme kayıtlarının değer-lendirilmesi ve bazı laboratuvar incelemelerinin yapılması gereklidir. Çocuğun beslenme öyküsü önemlidir. Çünkü bazı çocuklar çok fazla miktarda yememelerine karşın, aldıkları besinlerin yüksek düzeyde karbonhidrat ve yağ içermesi nedeni ile kilo alırlar. Doktorunuz; ailenin beslenme alışkanlığı, ailede başka bir obez bireyin varlığı ve ailede kalp-damar hastalığı ve şeker hastalığı öyküsünün öğrenmek isteyecek, çocuğunuzun fiziksel aktivitesi ve ruhsal durumunu değerlendirecektir.

Sürekli kilo alıp vermenin de vücut şekline ve metaboliz-maya zararlı etkileri vardır, bu nedenle kilo alıp-vermekten kaçınılmalıdır. Kilo verme ardından kilo alma vücutta kas kitlesini azaltır. Yeniden alınan kilo yağ olarak vücuda döner. Kilo alıp verme sakıncalı olduğu için sürekli ve yavaş kilo verme programına hazır olunmalıdır.

Katı diyetler, egzersiz programları ve en önemlisi iradeli davranabilmek, çocuklar üzerinde çalışmayacak yöntemlerdir. Bu aşamada, ‘çocuklar nasıl zayıflayabilir?’ sorusuna cevap aradığınızı duyar gibiyiz. Eğer yavrunuzun neden kilo aldığını belirleyebildiyseniz, çözüm yolunu da daha kolay bulacaksınızdır.  Bir çocuğun en sağlıklı kilo verme yöntemi, beslenme alışkanlıklarını gözden geçirmektir. Çocuğunuzun yiyecekleri arasından zararlı gıdaları çıkartır, onların yerine sağlıklı alternatifler eklerseniz, büyük oranla yavrunuzu bu besinlerin zararlarından korumaya başlar ve onun gelişimini olumsuz olarak etkilemeden kilo vermesine katkı sağlamış olursunuz. Asitli ve şekerli içecekler yerine ev yapımı meyve suları, hazır meyveli yoğurt yerine evde hazırlanmış meyve püreli yoğurtlar veya fast food hamburgerler yerine anne köftesi ile hazırlanmış sağlıklı bir burger hazırlayarak, çocuğunuzu sevdiği yiyeceklerden tamamen koparmadan sağlıklı beslenmesini sağlayabilirsiniz.


Beslenme konusuna gösterdiğiniz özeni, çocuğunuzun gerçekleştirmekten hoşlandığı tüm aktivitelerde de göstermeye çalışın. Böylelikle çocuğunuzun daha çok hareket etmesini sağlar, enerji harcanmasını artırarak daha çok kalori yakmasına yardımcı olursunuz. .
 
Televizyon veya bilgisayar başında yemek yiyen çocukların dikkatlerinin farklı yöndedir, bu sebeple yedikleri yemekten ve doyduklarından bir şey anlamayacak, daha fazla yemek tüketmek isteyeceklerdir. Yemeğini her daim masa başında yiyip içmelerini sağlamanız bu noktada önemlidir. Kızartma, hamur işi, tatlı gibi kilo almaya yardımcı yiyeceklerin tüketimini azaltarak, çocuğunuza fırında hazırlanmış, sebze-meyve ağırlıklı, süt ve süt ürünlerinin bulunduğu bir beslenme şekli hazırlarsanız, ona en ideal diyet programını yaratmış olursunuz. Çocuğunuz gecenin geç bir saatinde acıkırsa, ona yüksek kalorili yiyecekler yerine daha masum besinler vererek kilo almasını önleyebilirsiniz. 
 
Sağlıklı ve teknolojik bir alternatif olarak Mora Terapi’nin kilo ile mücadele tedavileri ve terapilerinden de küçük / büyük insan demeden faydalanabilirsiniz. Mora Terapi her daim kilo alıp verme döngüsünü en sağlıklı biçimde uygulamayı amaçlar. Detaylı bilgi için bize ister web ister telefon numaramızdan ulaşabilir, bizimle tanışabilirsiniz.
Herkes için sağlıklı günler! 😊




27 Ekim 2018 Cumartesi

ÇOCUKLARDA MORA TERAPİNİN KULLANIMI


Mora terapi; temelde akupunktur, homeopati gibi köklü tıp bilgilerinin günümüz tıp bilgileri ve teknolojideki gelişmelerle harmanlanması ile geliştirilmiştir ve bilinen hiçbir yan etkisi olmayan bütünsel tıp metodudur.

Hastalık belirtileri aslında, hastalıkla mücadele sırasında vücutta meydana gelen değişimlerdir. Eğer grip olduysanız; klasik tıp öksürüğü kesmeye, ateşi düşürmeye yönelir. Bütünsel tıp ise, belirtilere sonuç değil neden olarak yaklaşır ve sağlık sorununun nedenini ortadan kaldırmaya yönelir. Bütünsel tıp yöntemlerinden biri olan Mora Terapi de, sağlık sorunu yaşayan kişilerde genç, yaşlı, çocuk farkı gözetmeden depresyondan alerjiye kadar geniş bir yelpazede çalışmaktadır.


Mora Terapinin Allerjik Çocuklarda Kullanımı


Alerjik çocukların her türlü solunum yolu enfeksiyonlarına karşı, alerjisi olmayan çocuklara göre daha hassas olduğunu bilinmektedir. Aynı zamanda ileriki dönemlerde kronik hastalıklara ve kalp hastalıklarının da görülme olasılığı daha fazladır.

Alerjik çocukların daha kolay gribe yakalanabildiği, gribin mevcut alerjileri tetiklediği, hastanın hem grip hem de alerji ile mücadele etmesinin savunma sistemini zayıflattığı bilinmektedir. Savunma sistemi zayıflamış ve alerjisi de tetiklenmiş çocuğun hastalığının daha ağır iyileştiğine ve daha fazla ilaç kullanımına sebep olabileceğini de savunan araştırmalar mevcuttur.

Mora terapi yöntemi ile yapılan alerji testi ve terapi yönteminin, özellikle başka kronik hastalıkları olmayan çocuklar ve genç yetişkinlerde tek başına iyi işlediği, Mora Terapi doktorlarından, Dr. Eckart Herrmann tarafından belirtilmektedir. Mora Terapi ile yapılan alerji tedavileri üzerine yapılan çalışmalarda, özellikle çocuk veya genç, astımlı ya da alerjik hastalarda, 5-7 seanslık standart alerji tedavisi %75- 80’in üzerinde olumlu sonuçlar verdiği sonucuna varılabilmektedir. Mora Terapi yöntemi ile yapılan alerji tedavi sonrasında, hastanın semptomları ya tamamen ortadan kalkmakta ya da antialerjikantiastmatik ilaç gereksinimi belirgin oranda azaldığı gözlemlenmektedir. 

Mora Terapinin Kilolu Ve Obez Çocuklarda Kullanımı


Fazla kilo ve obezite yetişkinler için olduğu kadar çocuklar için de giderek büyüyen bir sorundur. Bu sorunun kökeninde genetik yatkınlık olabilmektedir ancak ana nedenler; hormonal dengesizlik, yaşam tarzı, beslenme alışkanlıkları, düşük fiziksel etkinlik düzeyidir. Özellikle kentsel kesimdeki her dört çocuktan birinin fazla kilolu ve gelecekte sağlık sorunları yaşama riski altında olduğu unutulmamalıdır. Oluşabilecek sorunları önceden tespit etmek ve önleyici tedbirler almak için çocukluk yıllarında kilo artış hızına özen göstermek gerekmektedir. Bu yaşlarda alınan kilolar çocukların sadece metabolizmalarını değil psikolojilerini de etkilemektedir.

ABD Yale Üniversitesi’nin yaptığı bir araştırma özellikle 14-18 yaşları arasında ergenlik dönemindeki kilolu gençler arkadaşları, öğretmenleri, hatta aileleri tarafından ayrımcılığa uğradıklarını ya da kışkırtıldıklarını göstermektedir. Zaman içinde çevresinin kendisi hakkında iyi düşünmediği, başarısız, tembel ve beceriksiz biri olarak görüldüğünü düşünen çocuklar yalnız kalmayı ya da sınırlı arkadaşlıkları tercih etmektedirler. Bu çocuklarda okul başarısının da düştüğü gözlemlenmektedir. Fazla kilolu ya da şişman çocuk olmak, yeni yetişen bu bireylerin özgüven eksikliğine, mutluluklarını yitirmelerine neden olabilmektedir.

Gelişme çağındaki çocuk ve ergenlerde kilo almaların önemli sebeplerden biri de gelişim sonucu hormon dengesizliğidir. Bu dengesizlik çocukta ve ergende hem kilo alma gibi fizyolojik hem de öfke ve anksiyete gibi birçok psikolojik sorunlar da ortaya çıkabilmektedir. Mora terapi gelişim çağındaki çocukların hormonal ve fiziksel dengesizliklerini düzelterek hiçbir ilaç kullanımına gitmeden tedavi edebilmektedir. Özellikle çocuk ve ergenlerin kilo problemlerinin çözümünde yan etkisiz olması, etkinliği ve hızlı sonuç vermesiyle Mora Terapi doktorlar tarafından da tavsiye edilmektedir.

Mora Bach Çiçekleri ve Mora Color’ ın Çocuklarda Kullanımı


Mora Terapi cihazları homeopatik ilaç frekanslarını kullanabilen cihazlardır. Bach çiçekleri terapisi ve renk terapileri de bu şekilde uygulanan terapilerin başında gelmektedir. Çocukluk, ergenlik, yaşlılık dönemi de olmak üzere her yaş grubunda kullanılabilmektedir.

Ünlü tıp doktoru İngiliz Dr. Edward Bach’in çiçeklerin iyileştirici özellikleri üzerine yaptığı çalışmalar sonucu geliştirilen Bach Çiçekleri Terapisi’nin çocukların duygu durumlarının düzeltilmesinde oldukça etkilidir. Elektronik frekans bilgisinin kullanılmasıyla doğal ve yan etkisiz olarak gerçekleşen terapi sonrası çocuklardaki korkuların ortadan kalktığı gözlemlenmektedir. Çocuğun enerji alanındaki korkuya, sinirliliğe ya da agresif olmaya yol açan duygu tıkanıklıklarını açan Mora Terapi Bach Çiçekleri Terapisi, söz konusu durumlara yol açan frekansları temizleyebilmektedir. Bach Çiçekleri terapilerinde olduğu gibi renk terapileri de çocuklarda, enerji durumunun dengelenmesini sağlayarak kayda değer sakin ve mutlu bir hal sağlamaktadır. 



12 Haziran 2014 Perşembe

TÜRKİYE ÇOCUKLUK ÇAĞI ŞİŞMANLIK ARAŞTIRMASI SONUÇLARI

ARAŞTIRMANIN TEMEL SONUÇLARI:

      
  • Beden kitle indeksine göre çocukların, yüzde 22.5’ i şişman (kilolu dahil) yüzde 2,1’ i zayıf. 
  • Erkek çocukların yüzde 23,3’ü şişman (kilolu dahil), kız çocukların yüzde 21,6’sı şişman (kilolu dahil). 
  • Boya göre sınıflamada çocukların yüzde 2.3’ü bodur (ciddi bodur dahil). 
  • Vücut ağırlığına göre çocukların yüzde 2.3’ü zayıf (ciddi zayıf dahil). 


OKULLARLA İLGİLİ SONUÇLAR :

  •  Okulların yüzde 78,5’inde kantin (kentte yüzde 92,0, kırda 26.4), yüzde 20.6’sınde yemekhane (kentte yüzde 17.8, kırda yüzde 26,4) bulunmaktadır. 
  • Okulların yüzde 78,5’inda beslenme eğitimi verilmektedir. 
  • Okulların yüzde 96,3’ünde oyun alanı bulunmaktadır. 
  • Okullarda haftada ortalama 87,8 dakika beden eğitimi dersine süre ayrılmaktadır. 


ÖĞRENCİLERLE İLGİLİ SONUÇLAR:
 (Araştırma yapılan öğrencilerin velileri tarafından verilen bilgilere göre değerlendirilmiştir)

  • Her altı çocuktan beşi (yüzde 84,6) her gün kahvaltı yapmaktadır. Ailelerin yüzde 42,8’i çocuklarının her gün taze meyve, yüzde 18,3’ünün sebze tükettiğini belirtmiştir. 
  • Her gün her 10 çocuktan 5’i peynir, 4’ü tahıl, ekmek, yumurta, taze meyve, yoğurt, 3’ü ayran ve süt tüketmektedir.
  • Çocuklar haftada 1-3 kez şeker içeren gazlı içecekleri yüzde 50, cips, patlamış mısırı yüzde 60, şekerli barklar ve çikolatayı yüzde 56, bisküvi, kek, kurabiyeyi yüzde 54, pizza, pide, lahmacun, patates kızartması ve hamburgeri yüzde 66 oranında tüketmektedir. 
  • Çocukların uyuma süreleri ortalama 9.30 saattir. 
  • Her dört çocuktan üçü (yüzde 74,2) hiç spor kulübüne gitmemektedir. 
  • Çocuklar hafta içinde yüzde 60’ı 2 saat ve üzerinde, yüzde 40’ı her gün 1 saat ve 1 saatten az oyun oynamaktadır. 
  • Ailelerin yüzde 30’u okul yolunu güvenli, yüzde 70 güvensiz bulmaktadır. 
  • Öğrenciler okula giderken yüzde 70’i yürüyerek, yüzde 20’si servisi, yüzde 7’si arabayı, yüzde 0,3 bisikleti kullanmaktadır. (Milli Eğitim Bakanlığı Mevzuatına göre çocuklar evlerine yakın okullara kayıt edilmektedir) 
  • Öğrenciler hafta içinde ev ödevi yapma ve kitap okumaya yüzde 71 oranında 1 veya 2 saat zaman ayırmaktadır. 
  • Evlerden yüzde 52,5’inde bilgisayar bulunmaktadır. 
  • Çocukların hafta içinde yüzde 43,4’ünün ve hafta sonunda yüzde 55,8’inin günlük aktiviteleri arasında bilgisayarda oyun oynama gelmektedir. 
  • Televizyon seyretmek çocukların önemli etkinliklerinden birisidir. Hafta içinde çocukların yüzde 74,5’i ve hafta sonunda yüzde 87’si günlük 2 saatten fazla televizyon seyretmektedir. 

14 Mart 2014 Cuma

Çocuklarda Fazla Kilo Öfke Sebebi

Fazla kilo ve obezite yetişkinler için olduğu kadar çocuklarımız için de giderek büyüyen bir sorun haline geldi. Birçok insan çocuklardaki kilo ile ilgili sorunların genetik olduğu düşünür. Bu sorunun kökeninde genetik yatkınlık olabileceği doğrudur ancak ana nedenler; hormonal dengesizlik, yaşam tarzı, beslenme alışkanlıkları, düşük fiziksel etkinlik düzeyidir. Özellikle kentsel kesimdeki her dört çocuktan birinin fazla kilolu ve gelecekte sağlık sorunları yaşama riski altında olduğu unutulmamalıdır. Oluşabilecek sorunları önceden tespit etmek ve önleyici tedbirler almak için çocukluk yıllarında kilo artış hızına özen göstermek gerekir. Araştırmalar 10 ile 20 yaş arasında alınan kiloların ileri yaşlardaki vücut ağırlığını belirleyen önemli faktörlerden biri olduğunu göstermektedir. Üstelik bu yaşlarda alınan kilolar çocukların sadece metabolizmalarını değil psikolojilerini de etkiler.
ABD Yale Üniversitesi’nin yaptığı bir araştırma özellikle 14-18 yaşları arasında ergenlik dönemindeki kilolu gençler arkadaşları, öğretmenleri, hatta aileleri tarafından ayrımcılığa uğradıklarını ya da kışkırtıldıklarını göstermektedir. Zaman içinde çevresinin kendisi hakkında iyi düşünmediği, başarısız, tembel ve beceriksiz biri olarak görüldüğünü düşünen çocuklar yalnız kalmayı ya da sınırlı arkadaşlıkları tercih ederler. Bu çocuklarda okul başarısının da düştüğü gözlemlenir. Fazla kilolu ya da şişman çocuk olmak, yeni yetişen bu bireylerin özgüven eksikliğine, mutluluklarını yitirmelerine neden olur.
Çocuk obezitesi mücadelesinde diyet yapmak da en önemli yanlışlardan biridir. Bu sorunu çözmek için doktor, aile, rehber öğretmen, sınıf öğretmeni, beden eğitimi öğretmeni ya da aktivite uzmanı gibi farklı kişilerin birlikte çalışması en doğrusudur. Porsiyonları küçültmek, daha sağlıklı ve hareketli bir yaşam tarzı seçmek, fazla atıştırmalıklardan vazgeçmekle çocuğun boyu ulaşacağı son noktaya gelene kadar kilo alımını yavaşlatarak sağlıklı alışkanlıklar kazandırmak yerinde olur. En önemlisi, çocuğa olduğu gibi sevildiğini ve desteklendiğini hissettirmektir. Ona zayıf ve formda olmanın değil sağlıklı olmanın ve sağlıklı beslenmenin önemi anlatılmalı ve yolları gösterilmelidir.
Dr. Murat Besler’e göre, gelişme çağındaki çocuk ve ergenlerde kilo almaların önemli sebeplerden biri de gelişim sonucu hormon dengesizliğidir. Bu dengesizlik çocukta ve ergende hem kilo alma gibi fizyolojik hem de öfke ve anksiyete gibi bir çok psikolojik sorunlar ortaya çıkabilir Mora terapi gelişim çağındaki çocukların hormonal ve fiziksel dengesizliklerini düzelterek hiç bir ilaç kullanımına gitmeden tedavi eder.
Mora Terapi seansları sonrasında artık ekmek, makarna, hamur işleri, tatlılar ya da çikolata gibi karbonhidratları eskisi gibi aramadığını, yeme ihtiyacının ortadan kalktığı belirgin bir biçimde fark edilir. Mora Terapi’nin bu uygulaması, fazla kullanıldığı düşünülen her türlü sağlıksız gıda için kullanılabilir. Tuz, kahve, çay, alkol, tatlılar, çikolatalar, kola, şarküteri ürünleri vb…
Özellikle çocuk ve ergenlerin kilo problemlerinin çözümünde yan etkisiz olması, etkinliği ve hızlı sonuç vermesiyle Mora Terapi doktorlar tarafından da tavsiye edilmektedir.