Bütünsel tıbbın iddiası, insanın beden, akıl ve duygudan oluşan çok
boyutlu bir varlık olduğu, tek tek organlara ve sistemlere indirgenemeyeceği ve
insanın tüm bu parçaların toplamından daha fazlası olduğudur. Bütünsel tıp,
insanı parçalara ayrılmadan tüm varlığıyla ve şahsiyeti ile ele alır. Bütünsel
tıp, hastalığın nasıl tedavi edileceğinden önce, insanı hasta eden süreçlerin
tespit edilmesini amaçlar. Hastalıkların seyrinden çok, hastalığı doğuran
nedenleri sorgulayarak öncelikli olarak bu nedenlerin ortadan kaldırılması
gerektiğini savunur.
Vücut bir
bütün olarak çalışır, organlar ve diğer bileşenler birbirinden ayrı değildir.
Bir semptom ortaya çıktığında bir şeylerin dengesiz olduğunda ve tedavi
edilmesi gerektiğinde vücut sinyaller verir. Bu teori baz alınarak, vücudumuzun
bir parçası düzgün çalışmadığında vücudun bütününü etkilenmektedir diyebiliriz.
Beden – Zihin – Duygu Dengesi
Dünya
Sağlık Örgütü (WHO) sağlığı, "Sadece hastalıklardan ve mikroplardan
korunma değil, bir bütün olarak fiziki, ruhi ve sosyal açıdan iyi olma
hali" olarak tanımlar.
Bu
tanımlamadan da anlaşılacağı gibi sağlık; beden, zihin ve duygu dengesidir.
Bireylerin sadece fiziksel durumlarına bakılarak sağlıklı demek bütünlüklü ve
doğru bir açıklama olmayacaktır. Nasıl ki bedensel olarak yaşanan sağlık
sorunları ruh ve zihin sağlığını etkiliyorsa, ruh ve zihin sağlığındaki
sorunlar da bedensel hastalıklara yol açmaktadır. Yaşayan bir organizmanın
denge durumu olan sağlık bütünlüklü değerlendirilemediği sürece tedavi amaçlı
yapılan işlemler çözüm olmayacaktır.
Bütünsel
sağlık, tüm bu unsurların dengesinin kurulmasıyla sağlanır. Bütünsel tıp
uygulayıcıları, bu dengeyi sağlamak için doğal yöntemleri ve yaşam tarzı
değişikliklerini kullanırlar.
Beden,
zihin ve duygu dengesini ve bütünlüğünü sağlayacak yaşam tarzı değişikliklerini
öğretmek, bütünsel tıbbın öncelikli konularındandır. Kısacası bütünsel tıp
hastalıkla değil, sağlıkla ilgilenir. Oluşmuş bir hastalığın belirtilerini yok
etmekle değil, hastalığın altında yatan sebeplerin saptanabilmesi, sağlığın
korunması ve iyileştirilmesiyle ilgilenir. Geçici değil, kalıcı, sürdürülebilir
yaşam tarzı değişiklikleri hedefler. Hastalıkları tedavi etmek yerine iyileşebilmesi için uygun ortamın sağlanmasını
amaçlar.
Bütünsel
tıp insanların birbirleriyle ve çevreleriyle ilişkilerinin, yaşam tarzlarının,
zihinsel durumlarının genel sağlıkları üzerindeki belirleyiciliğine vurgu
yapar. Hastalık, tüm bu unsurlardaki dengesizlikten kaynaklanır.
Bütünsel
tıbbın temellerini esas alan Mora Terapi yöntemi ile yapılan kilo, bağımlılık,
alerji, migren, diyabet, metabolik sendrom gibi terapilerde, kişinin yaşam
tarzı mutlaka sorgulanır ve yapılan renk terapileri, Bach çiçekleri gibi
terapilerle de duygu durum mutlaka desteklenir. Hastalık tedavi edilmeden önce
temelinde yatan sebep mutlaka sorgulanarak, iyileşme sürecinde gidilmesi
gereken yol bu şekilde planlanır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder