GLUTATYON NEDİR VE NE İŞE YARAR?
Glutatyon, vücudumuzda üretilebilen ve üç aminoasitten oluşan bir proteindir.
Vücudumuzun her an ihtiyaç duyduğu ve bir kalkan görevi gören glutatyonun önemli işlevleri vardır.
Vücutta oksijen ile enerji üretimi sağlanırken ortaya çıkan reaktif oksijen radikalleri vücutta kimyasal değişimlere ve kanser gibi hastalıkların oluşabilmesine sebep olur.
Vücudumuzda bazı hastalıklar gelişirken reaktif oksijen radikallerinden destek alırlar. Bu hastalıklar şunlardır:
• Kalp ve damar rahatsızlıkları
• Kanser
• Alzheimer ve Parkinson hastalığı
• Romatizmal hastalıklar
• Diyabet
• Astım
• Katarakt
• Enfeksiyon hastalıkları
Vücudumuz bu serbest radikallerin zararından korunmak ve radikalleri uzaklaştırmak için çeşitli savunma mekanizmaları geliştirir. Bu savunmayı sağlayan moleküller antioksidan olarak adlandırılır.
Glutatyon çok güçlü bir antioksidandır.
Vücutta sağlıklı hücre ve organizmalara zarar vermeye çalışan serbest radikalleri uzaklaştırıp, zararı engelleyen glutatyon; bu uzaklaştırma esnasında elektron verebilen bir proteindir.
Glutatyonun vücut sağlığımızı korumada önemli rolü vardır.
Cıva, kurşun, bakır gibi ağır metalleri vücuttan uzaklaştırır.
Sinir sisteminde görev alan glutamat üretimine de yardımcı olur.
Glutatyon E ve C vitaminlerinin çalışması için de gereklidir.
GLUTATYON EKSİKLİĞİ NEDEN OLUR, GLUTATYON EKSİKLİĞİNDE NE YAPILMALIDIR?
Glutatyonun vücutta kendiliğinden üretilebildiğini söylemiştik. Fakat glutatyon üretimi yaş ilerledikçe azalır. Ayrıca zamanla vücutta biriken toksinler de glutatyonun etkisini azaltmaktadır.
Glutatyon eksikliğinin bir diğer sebebi de dışarıdan aldığımız zararlı maddeler, kimyasallar ve toksinler olduğu bilinmektedir.
Vücudumuzda zararlı maddelere karşı bir savunma mekanizmasının önemli görevlilerinden biri olduğunu ve pek çok hastalığın gelişimini engellediğini söylediğimiz glutatyonun azalması durumunda vücudumuzda serbest radikallerin olumsuz etkileri de uzaklaştırılmamış olmakta ve çeşitli hastalıklar baş gösterebilmektedir.
Farkında olarak ya da olmadan dıştan maruz kaldığımız toksik maddelerin uzaklaştırılması suretiyle ciddi miktarda glutatyon harcanmaktadır.
Bu durumların bazıları şunlardır:
• Ağır metaller (dövmeler, diş dolguları...)
• Sigara, egzoz vb. dumanlar
• Aseton, tiner gibi çözücüler
• Sentetik gıda boyaları
• Böcek öldürücüler
• Röntgen ve UV ışınları
• Elektromanyetik alanlar
• Kimyasal gıda katkıları
• Telefon, bilgisayar, tablet gibi radyasyon yayan elektronik aletler....
Bunların haricinde glutatyon üretiminin azalmasında yetersiz beslenmenin de etkisi büyüktür.
Ayrıca beraber stres, kaygı gibi duygu durum bozuklukları da glutatyon üretimini düşüren faktörlerdendir.
GLUTATYON SEVİYESİNİ ARTTIRMAYA YARDIMCI OLAN YİYECEKLER
Glutatyon seviyesini arttırmak için glutatyonu oluşturan aminoasitleri içeren besinleri tüketmek daha etkili olacaktır. Bu besinler şunlardır:
• Kırmızı ve beyaz et
• Süt ve süt ürünleri
• Kabak ve ay çekirdeği
• Yer fıstığı
• Keten tohumu yulaf gibi tahıllar
• Bakliyatlar
Ayrıca içeriğinde kükürt olan gıdaların da glutatyon üretimini arttırdığı bilinmektedir.
• Sarımsak, soğan
• Lahana çeşitleri
• Kuşkonmaz
• Ispanak
• Roka
• Bamya
• Karnabahar
• Brokoli
• Hardal otu
Doğrudan glutatyon içeren gıdalar ise şunlardır:
• Ispanak
• Roka
• Domates
• Bakla
• Bezelye
• Avokado
• Kuşkonmaz
Her gıdada olduğu gibi glutatyon üretimine yardımcı gıdaların da fazlaca tüketilmesinin yararı olmaktan ziyade vücudumuza zarar verebileceğini göz önünde bulundurmanızı tavsiye ederiz.
SAĞLIKLI GÜNLER...