İnsülin vücudumuzda pankreasta üretilen bir hormondur.
Beslenme sonrasında sindirim sistemi içerisinde besinlerde bulunan büyük yapılı karbonhidratlar parçalanarak küçük şekerlere dönüür ve daha sonra bu şeker emilerek kan dolaşımına katılır. Temel bir karbonhidrat olan glikoz, kan şekeri olarak bilinir. İnsülin hormonu kan dolaşımındaki şekerin hücreler tarafından alınmasını sağlar. Sonra da bu şeker enerji üretiminde kullanılır.
İnsülin direncini şu şekilde tanımlayabiliriz:
Gün içinde vücuda alınan şeker enerjiye dönüştürmek için insülin hormonuna ihtiyaç duyarız. İnsülin direnci; karaciğer, kas, yağ dokusu gibi yapılarda meydana gelen bozulma olarak ifade edilir. Bu hücreler insüline doğru tepki vermediğinde enerji üretimi için de glikozu kullanmaz. Bunun sonucunda da insülin direnci gelişir. İnsülin direncinin gelişmesiyle birlikte de kan şekeri düzeyi yükselir. Sistemsel olan bu bozulmanın sonucunda da pankreastan daha yüksek düzeyde insülin salınımı gerçekleşir.
Metabolik bozulma olarak da tanımlanan İnsülin direnci olarak adlandırdığımız bu olay neticesinde Tip 2 diyabet görülme olasılığı çok yüksektir.
İNSÜLİN DİRENCİ BELİRTİLERİ NELERDİR?
• Cilde renk veren pigmentlerin artışından ötürü koyulaşma
• Deride yumuşama
• Hızlı ve aşırı kilo alma
• Kilo vermede sıkıntı yaşama
• Adet düzensizliği
• Aşırı tüylenme
• Kendini enerjisiz hissetme, sabahları yorgun kalkma
• Yemeklerden sonra uyku basması
• Konsantrasyon ve algılama güçlüğü
• Soğuk terleme ve üşüme
• Vücut direncinde azalma
• Hızlı yeme, sık ve çabuk acıkma
• Baygınlık hissi
• Tatlı krizleri
• Elde ayakta titreme
İNSÜLİN DİRENCİNE SEBEP OLACAK DURUMLAR
• Aşırı kilo
• Hareketsizlik
• Diyabet
• Polikistik over sendromu
• D vitamini eksikliği
• Sağlıksız ve dengesiz beslenme. Örneğin; işlenmiş gıdalar, çikolata, kek, dondurma, kraker vb. yiyeceklerin tüketimi.
İnsülin direncinin kırılması, vücudun insülini daha etkili bir şekilde kullanmaya başlaması anlamına gelir. Bu genellikle sağlıklı bir diyet ve düzenli egzersiz alışkanlıklarıyla elde edilir. İnsülin direncinin kırılmasının vücuttaki olumlu değişikliklerini şu şekilde örneklendirebiliriz:
1. Kan şekerinin kontrolü: İnsülin direncinin kırılmasıyla birlikte, vücut insülini daha etkili bir şekilde kullanır ve kan şekerini daha iyi kontrol eder.
2. Kilo kaybı: İnsülin direncinin kırılması sonucu vücutta daha fazla yağ yakımı ve kilo kaybı olabilmektedir.
3. Kardiyovasküler sağlık: İnsülin direncinin kırılması, kan basıncını düşürebilir ve kalp hastalığı riskini azaltmaktadır.
4. Metabolizma hızı: İnsülin direnci kırıldıktan sonra, metabolizma hızı artabilir ve vücut daha fazla kalori yakabilmektedir.
5. Daha iyi enerji seviyeleri: İnsülin direncinin kırılması, daha iyi enerji seviyeleri ve daha az yorgunluk hissi sağlayabilir.
Bu sonuçlara dayanarak insülin direncinin kırılmasının sağlığımız için ne kadar önemli olduğunu kolaylıkla söyleyebiliriz.
MORA TERAPİ İLE İNSÜLİN DİRENCİNİZİ KIRABİLİSİNİZ!
İnsülin direnci (Metabolik sendrom) terapisinde ilk amaç; insülin direncine neden olan risk faktörlerinin yaşam şekli değişiklikleri ve gerekli tedavi yöntemleri ile kontrol altına alınmasıdır. Yaşam tarzı değişikliği dışında, metabolik sendromu tedavi edebilecek tek bir unsur söz konusu değildir. En uygun tedavi yöntemi kilo kaybının sağlanması, düzenli egzersiz ve sağlıklı beslenme gibi yaşam şekli değişiklerinin sağlanması ve sigara kullanımının sonlandırılmalıdır.
Yaşam tarzı ile doğrudan bağlantılı olan insülin direncinin tedavisinde başarılı sonuçlara imza atmış bütünsel tıp yöntemi Mora Terapiyi hastalarına uygulayan doktorlarımız, insülin direnci olan hastalarda iyileşmeye dair Mora Terapi ile gerçekleştirilmek istenen iki amacı: “Birincisi karbonhidrat bağımlılığını azaltmak veya bitirmek, ikincisi ise efektif bir detoksifikasyon ile insülinin etkinliğini artırmak.” şekilde özetlemektedir.
Kilo almaya neden olmasının dışında insülin direncinin ortaya çıkmasında da oldukça etkili olan karbonhidrat bağımlılığı için hastanın bağımlısı olduğu şeker, tatlı, çikolata, buğday ekmeği, un ve tuz gibi maddeler tüplere konularak Mora Terapi cihazları aracılığıyla vücuttan silinmektedir. İnsülin direncini kırmak için vücuttaki doku ve sistemler arasındaki iletişimin elektromanyetik frekanslar yardımıyla gerçekleşmesinden yola çıkan Mora Terapi teknolojisi, karbonhidrat bağımlılığı ile tahribata uğramış hücrelerin yeniden sağlıklı hale getirilmesini sağlamaktadır.
MORA TERAPİ İNSÜLİN DİRENCİNİ KIRMADA NEDEN BU KADAR ETKİLİ?
Mora Terapi’de, karbonhidrat bağımlılığının vücuttan silinmesi ile hastaların sağlıklı beslenmesine destek olunarak insülin direncine yola açan belirtilerin ortadan kaldırılması amaçlanmaktadır. İnsülin direncinde Mora Terapi terapileri uygulanırken hastanın bütünsel olarak iyileşmesi ele alındığı için vücudun tüm zararlı maddelerden kurtulması ve aynı zamanda insülin hormonu ile hücre yüzeyindeki insülin reseptörlerinin etkileşiminin gerçekleştiği ortamın temizlenmesi amacıyla genel bir detoksifikasyon işlemi gerçekleştirilmektedir. Bu şekilde hem vücut zararlı frekanslardan arınmakta hem de vücuttaki insülin etkinliği arttırılmaktadır. Aynı zamanda seans sonrasında bol su içilmesine, dengeli ve sağlıklı beslenilmesine ve düzenli egzersize yönlendirme yapılarak kişilerin sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemeleri desteklenmektedir.
Araştırmalara göre Mora Terapi’nin insülin direncine etkisi hakkında yapılan bir çalışmada, 12 haftalık bir Mora Terapisi programına katılan 22 obez yetişkinin, program sonunda insülin direncinin azaldığı gözlemlenmiştir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder