Antibiyotikler, enfeksiyon tedavisinde kullanılan ilaçlar
olarak tanımlanır. Bakterilerin neden olduğu hastalıklara da enfeksiyon denir. Kelime
anlamı ile de “antibiyotik” terimi, “hayata karşı” anlamına geliyor. Antibiyotikler de
bakterileri çeşitli mekanizmalarla öldüren ve çoğalmasını durduran ilaçlar
olarak enfeksiyon hastalıklarının tedavisinde kullanılır. Bazı
antibiyotikler kısıtlı sayıda farklı bakteri türü ile savaşabilirken, bazıları
ise “geniş spektrumlu” yani pek çok bakteri türüne etki edebilme niteliğine
sahip. Sonuç olarak baktığımız zaman antibiyotikler birçoğumuzun hayatında
olmazsa olmazların başında geliyor.
Ülkemizde reçetesiz antibiyotik alınamaması, bilinçli antibiyotik kullanımı konusunda farkındalık oluşturulması gibi tedbirlerle antibiyotik kullanımı yılda 250 milyon kutu gibi inanılmaz bir sayıdan yaklaşık 170 milyon kutuya düştü; ancak bu sayıya rağmen hâlen dünyada ve Avrupa’da en çok antibiyotik kullanan ülkelerin başında geliyoruz. Antibiyotikler diğer ilaç türlerine oranla maalesef en fazla suiistimal edilen ilaçlar arasında yer alıyor.
Ülkemizde reçetesiz antibiyotik alınamaması, bilinçli antibiyotik kullanımı konusunda farkındalık oluşturulması gibi tedbirlerle antibiyotik kullanımı yılda 250 milyon kutu gibi inanılmaz bir sayıdan yaklaşık 170 milyon kutuya düştü; ancak bu sayıya rağmen hâlen dünyada ve Avrupa’da en çok antibiyotik kullanan ülkelerin başında geliyoruz. Antibiyotikler diğer ilaç türlerine oranla maalesef en fazla suiistimal edilen ilaçlar arasında yer alıyor.
Öncelikle bilinen en büyük yanlışlardan birisiyle başlayalım: Antibiyotik ateş
düşürmez; sadece uygun doz ve şekillerde kullanıldığı zaman hastalığın kaynağı
olan enfeksiyonu ortadan kaldırdığı için ateş düşer. Bu duruma soğuk algınlığı
ve gribi de ekleyebiliriz, çünkü soğuk algınlığı ve grip çoğunlukla kendi kendine
iyileşebilen hastalıklardır ve antibiyotik alımı gerektirmez. Aynı şekilde
antibiyotikler herhangi bir ağrıyı dindirmez, burun akıntısı veya öksürük
problemlerini de hafifletmez. Tüm ilaçlarda olduğu gibi yaygın ve yanlış
kullanımda hızla direnç gelişir ve ilacın faydalı olacağı zamanlarda etkisi
dirence bağlı olarak düşer. Antibiyotikle ilişkili olarak ishal oluşabilir, bağışıklık
sistemine zarar verdiği ve vücuda yararlı mikroorganizmaların olduğu florayı
değiştirdiğinden antibiyotik direnci gelişip, hastalıklar daha ciddi
boyutlara ulaşabilir. Peki antibiyotikleri ne zaman ve nasıl kullanırsak
faydalı sonuçlar alabiliriz?
İdeal antibiyotik kullanımında doğru tanı
sonrası doğru ilaç tedavisi çıkış noktası olmalı. En uygun yoldan, etkin dozda,
optimum aralıklarla ve uygun süreyle antibiyotik verilmelidir. Doğru
antibiyotik kullanımı için,
mikrobiyolojik olarak kanıtlanmış bakteriyel bir enfeksiyonun varlığı
sorgulanmalı. Buna “akılcı antibiyotik kullanımı” adı verilir. Akılcı
antibiyotik kullanımı doğrultusunda uygun antimikrobiyal tedavi; hastalık
şiddet ve süresinin kısaltılması, kronikleşmenin önlenmesi ve komplikasyonlar
açısından oldukça önemlidir.
Unutmayalım ki akılı antibiyotik kullanımı, dünyada
giderek yaygınlaşan ve bakteriyel enfeksiyonların tedavisini güçleştiren
antibiyotik direncinden, aşırı antibiyotik kullanımının tıbbi, ekonomik ve
toplumsal sakıncalarından koruyarak, sağlıklı kuşaklar oluşmasına katkı sağlar.
Herkese sağlıklı ve enfeksiyondan uzak günler!